9 Mart 2012 Cuma

Öğrenmek, bildiklerini unutmaktır!

Bhagavan'ın sözü:  
"Learning is unlearning- (Öğrenmek, bildiklerini unutmaktır!)"

...Ne biliyoruz hayat hakkında... yaşam hakkında... dünyaya gelirken tertemiz saf ve bize yazılan yazgıyı yaşamak üzere donatılmış; Esmâ'lar ile yoğrulmuş, minicik bir nokta ile başlayan yaşama, üflenmiş enerji... tüm evrende olduğu gibi... öyle bir enerji ki, tüm yaradılmışları ve hafsalamızın almadığı evren içre evrenleri oluşturan; sonsuz ve sınırsız, başı ve sonu olmayan "her an yeni bir şan'da olan" enerji... Muazzam bir isim ile "Allah" adı ile isimlenen, Kuantum Potansiyel' de sınırsız ve kesintisiz olarak açığa çıkışın, tecellisini görmekteyiz...

ALGILADIĞIMIZ-ALGILAYAMADIĞIMIZ-
 TASAVVUR YA DA TAHAYYÜL ETTİĞİMİZ HERŞEY
"NOKTA"DAN MEYDANA GELMİŞTİR! (A.H.)

Bunun arkasından,  yaşam sürecinde çevrendeki insanların önyargıları, değer yargıları, kısıtlı görüşleri ve kalıpları ile yoğrulmaya ya da doldurulmaya başlanıyoruz... senelerdir bize "doğru" diye anlatılan bütün bunların, aslında kocaman bir "FOS" olduğu kafana bir balyoz gibi inince, çocukluğundaki o saf hale dönmeye çalışıyorsun... bütün çabalarını bu yöne focusluyorsun... yani özü farkedip, bunun idrakiyle yaşamaya başladığında, "öğrenmemiz" gerekenin aslında şu ana kadar bildiklerimizi "unutmak" ile olacağını algılıyorsun... 

Aslında sen, bir okyanus içinde, kendini fanusa koymuş bir balıksın... bunu farkedince hissettiğin acı, senin doğru yolda olduğunu gösteriyor aslında... bununla yanarak, bunca yıldır yaşamakta olduğunun acısını hissederek pişmeye başlıyorsun... çünkü bu bilgiler açığa çıkmadan önce, yeterli bir algı içinde olmadığından, yapıp-ettiklerinin ne seviyede olduğunu da idrak edemiyorsun...

Böylece insan, enfüsünde mevcut olan, Yaradan'ın ona bağışladığı özellikleri ve muhteşemliği fark edemeden, kısacık hayatını asıl gayesinden çok uzaklara savrulmuş ve özünden perdeli olarak geçiriyor neyazık ki...

Varlığının özündeki yaratıcılığı göremiyen "Beyin"ler ömürlerini bu çıkmazda debelenerek geçirmeye mahkûm oluyorlar...

Hakikati bilgi yoluyla tanımak, bize öğretilen basma kalıp, şekilcilikte boğulmuş bilgilerden uzaklaşarak, dimaını temizlemek -format atmak tüm belleğe- ve temiz başlangıcımıza geri dönmeye çalışmak bütün amacımız olmalı...


8,6 sn.'lik dünya hayatı için heba edilmeyecek değerde olan, "ölümü tattıktan" sonra yaşayacağımız sonsuz yaşama huzurla, ruhumuza yüklediğimiz tüm donanımla yelken açmak nasip olur inşallah...


Yanlışlar benim kısıtlı algıma aittir...


Tüm kalbimle...







Hiç yorum yok:

Öne Çıkan Yayın

Penye ip sepetlerim vol.2

Çeşitlerden çeşit... başladınız mı dursuramıyorsunuz kendinizi... çook sevdim ben bu işi ;)